Pandemi süresince evlere kapandığımız zamanlarda en çok hasret duyduğumuz konulardan biri estetik uygulamalarımız oldu. E estetik uygulamaları da artık neredeyse temel ihtiyaçlar arasına girdi. Nasıl olur demeyin. Biz ester kabul edelim ister etmeyelim estetik hayatımızın bir parçası haline geldi. Evlerimizde olduğumuz süre zarfında kızlarla aramızdaki en derin sohbetlerden biri eriyen dolgular, etkisini kaybeden botokslar, solan ve kuruyan ciltler ve daha neler nelerdi... Hal böyle olunca normalleşme süreci başlar başlamaz güncel estetik uygulamaları ile ilgili Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Yavuz Başterzi'ye sorduk. İşte merak edilenler...
Corona döneminde çoğunluğumuz bir estetik açlığı yaşadık. Bunu nasıl yorumluyorsunuz?
İki farklı ihtiyaçtan söz edebiliriz. Günümüzde birçok kişi için estetik uygulamalar öz bakımın bir parçası bu dönemde alıştığımız görünümün bir parçasından bir süre uzakta kaldık. Bir diğer taraftan da pandemi ile birlikte dünyanın akış hızı yavaşladı. İş yerleri yavaşladı, evlere döndük, göz zevkimize uygun daha iyi daha konforlu hissettiğimiz mekanlar yaratmak için uğraştık, belki bedenimizle de daha çok ilgilenmeye başladık.
Normalleşme ile beraber estetik merkezleri doldu. En çok hangi uygulamalar tercih ediliyor?
Hastalar hala hastanelere girmekten çekiniyorlar. Bu nedenle öncelikle botox, dolgu uygulamaları, mezoterapi gibi ameliyatsız yöntemler tercih ediliyor. Yaz mevsimi öncesi kuru ciltler için yine nem aşılarını öneriyoruz. Erkek hastalarda ise koltukaltı botoksuna talep fazla. Bu uygulamalar hem nispeten ekonomik hem de ofis şartlarında rahatlıkla yapılabiliyor.
Gençleşme uygulamalarında altın değer ameliyatsız uygulamalar mı? Cerrahi mi?
Hastanın ihtiyacına göre değişir. Örneğin sarkmış bir yüzde, kirpik kenarlarına inmiş bir göz kapağında cerrahi ile elde edeceğiniz sonuca botoks ile veya dolguyla ulaşmanız mümkün değil. Ama ameliyatsız uygulamaların da yeri ayrı. Hastanın ihtiyacına göre önce ameliyatsız uygulamalar, onların yetersiz kaldığı noktalarda da ameliyatlar tercih edilmelidir. Gereksiz ameliyatlar kadar, boş yere yapılan faydasız medikal estetik uygulamalar da hastaları mutsuz edebiliyor.
Çene estetiği son dönemin trendleri arasında. Çenede hangi uygulamalar yapılıyor? Siz ne öneriyorsunuz?
Çene hatlarını belirginleştirme ve geride olan çene profilini öne alabilmek için dolgu uygulamaları veya implantlar ile çene ucu estetiği yapılabilir. Çene ucunda derideki portakal kabuğu görünümünü düzeltmek için botoks uygulamaları yapılabilir. Çenenin ya da yüzün alt yarısının estetiğinde bir diğer belirleyici de çenenin genişliğidir. Çiğneme kasları kalın olan kişilerde kası inceltmek ve çene genişliğini azaltmak için de yine çene botoksu uygulamasını öneriyorum.
Normalleşme sürecinde ne gibi tedbirler aldınız?
Pandemi devam ettiği sürece hem bizim hem hastalarımızın hem de refakatçilerin kişisel korunma önlemlerine dikkat etmesi gerekir. Biz kliniğimizde sosyal mesafe kuralını gözeterek çalışma şeklimizi, randevularımızı, kabul edebileceğimiz hasta sayısını yeniden düzenledik. Maske ve el dezenfektanı kullanımına özen gösteriyoruz. Bekleme salonunda hastaların bir arada bulunmasından dolayı oluşabilecek bulaşma riskini azaltmak için verdiğimiz randevu sayısını azaltıp, randevu sürelerini uzattık. Her hasta arasında gereken temizlik yapılıyor ve kliniğimiz sürekli havalandırılıyor. Tabi bir de ameliyat olacak hastalarımız var. Bu dönemde ameliyat öncesi yapılan tetkiklere covid 19 PCR testini de ekledik. Bu noktada sağlık bakanlığının konuyla ilgili yayınladığı kılavuza harfiyen uymak gerektiğini düşünüyorum. Bu kılavuza göre hem cerrahi ekibin hem de hastanın covid taraması mutlaka yapılmalı. Hastanede yatış süresi mümkün olduğunca kısa tutulmalı, ziyaretçi kabul edilmemeli ve hatta çok gerekli değilse refakatçi dahi olmamalı. Taburcu olduktan sonra da hastanın evinde benzer kurallara uyulmalı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder